Mükemmel eş, hizmette kusur etmiyor ve çok güzel. Evlenmeyip kendisine kadın robot yapan bilgisayar uzmanı "

Mükemmel eş, hizmette kusur etmiyor ve çok güzel. Evlenmeyip kendisine kadın robot yapan bilgisayar uzmanı "Evet karı koca gibi yaşıyoruz ve çok memnunun. O hiç dırdır etmiyor" diyor.

Bilim kurgu her geçen gün kurgu olmaktan çıkıyor. Bu kez de sayısız filme konu olan robot kadın gerçek oldu.


Kanadalı bilgisayar uzmanı 33 yaşındaki Lee Trung evlenmedi, ama kendisine robot bir kadın yaptı. Türünün en gelişmiş modellerinden sayılacak özelliklere sahip. Yaklaşık 25 bin dolar harcayarak, 2 yıllık bir çalışma sonunda Lee Trung, "rüyalarının kadını"na kavuştu.

KONUŞUYOR, EV İŞİ YAPIYOR

Adını Ayko koyduğu "android" robot, 13 bin cümle kurabiliyor. Araba kullanabiliyor. Ev işlerini robot tizizliğiyle yapabiliyor.

Lee'nin, kahveyi nasıl içtiğini bile biliyor. Ona göre programlanmış olan Ayko, sabahları saat 6'da ayakta ve Lee'nin kahvesini hazır etmiş durumda.

Akşamları en sevdiği içkiyi de o hazırlıyor. Akşamları yemek masasına hep birlikte oturuyorlar. Ayko, elbette yemek yemiyor ama Lee'nin bardağını dolduruyor, tuzluğu uzatıyor ve sohbet bile edebiliyorlar.

Tek bir sözlü komutla televizyon kanallarını değiştiriyor.

"Star Wars" filmindeki C3PO gibi bir robot yapmak için, 2 yıl önce işe koyulan Lee Trung, birkaç haftalık çalışma sonunda fikrini değiştirip "hayallerinin kadını"nı yapmaya koyulmuş.

CİNSEL YAŞAM MÜMKÜN MÜ

Herkesin merak ettiği soruya ise Lee açık bir cevap veriyor:

"Evet, herkes Ayko ile cinsel ilişkinin mümkün olup olmadığını soruyor. Birkaç değişiklikle olabilir. Bu haliyle kendisine dokunulduğunda iyi ya da kötü tepki vermek üzere programlanmış durumda" diyor.

AYKO'YO GÖREN KADINLARIN TEPKİSİ

Tatil günlerinde Ayko'ya kullandırdığı arabayla şehir dışına çıktıklarını anlatan Lee "Onu gören kadınlar genellikle onunla konuşmak istiyor. Erkakler ise genellikle dokunmak istiyor. Yanlış bir dokunuşu algılamak üzere programlandı ve tepkisi çığlık atmak oluyor. Bu, bir korku filminden alınıp ona yüklendiği için oldukça korkutucu oluyor. Bu programda kaldığı sürece ben bile ona yanlış bir şekilde dokunamam" diyor.

YAKINDA YENİ BİR PROGRAM YÜKLEYECEK

24 saat aktif halde olabilen, dinlenme ihtiyacı duymayan, hizmette kusur etmeyen Ayko için Lee "O gerçekten mükemmel eş. Asla dırdır etmiyor" diyor.

Tek sorun şimdilik insan gibi tam anlamıyla yürüyememesi. Daha çok ayaklarını sürterek hareket ediyor. Lee ise "Yakında harika bir program daha yükleyeceğim ve eklemlerinde bazı değişiklikler yapacağım. Ayko, Asimo gibi yürüyecek" diyor.

Avustralyalı bilim adamları, vücuda enjekte edilebilen ve beyin ameliyatı yapabilecek bir nanorobot geliştirdi.

Avustralya’nın Clayton kentindeki Monash Üniversitesi Nanofizik Laboratuvarı yetkililerinden James Friend, insan vücudundaki atardamarlara yerleştirilebilecek bir nanorobot üzerinde araştırma yaptıklarını söyledi. Bilim adamlarının 250 nanometre çapında bir nanorobot geliştirdiklerini belirten Friend, nanorobotun büyüklüğünun yaklaşık 2-3 saç teli kalınlığında olduğunu kaydetti.

Friend, bu kadar küçük bir robotu geliştirirken karşılarına çıkan en büyük engelin yeterince güçlü bir motor elde etmek olduğunu, çünkü robotun kan damarlarındaki akıntıya karşı gelmesi gerektiğini söyledi.

“FANTASTİK YOLCULUK” FİLMİNDEKİ GİBİ
Friend, robotun motoruna Proteus isminin verildiğini, bu ismi verirken 1966’da çevrilen “Fantastik Yolculuk” (Fantastic Voyage) filminden esinlendiklerini anlattı.

Bu bilim kurgu filminde, bir suikast girişimi sonucunda komaya giren önemli bir diplomatın hayatını kurtarmak için henüz deneme aşamasında bir projede çalışan bilim adamlarının mikroskobik boyutlara küçültülen bir denizaltıya binerek kan damarları yolu ile diplomatın beynindeki pıhtıyı yok etmek üzere harekete geçmeleri anlatılıyordu. Filmde diplomatın bacağından vücuduna enjekte edilen denizaltının adı Proteus idi.

James Friend, Avustralyalı bilim adamlarının geliştirdikleri nanorobotun filmdeki gibi vücuda bacaktan enjekte edilemeyeceğini, çünkü bu durumda beyne giden yolun çok uzun olacağını, ancak boyundan enjekte edilebileceğini söyledi.

“İnsan vücudundaki atardamarlarda yüzmek zordur, çünkü akıntı hızlıdır” diye konuşan Friend, kanın kalp yakınlarında saniyede bir metre hızla dolaşımda bulunduğunu kaydetti.

James Friend, bilim adamlarının robotu uzaktan kumandayla kontrol etmek için çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

Robotun ilk başlarda gözlem amacıyla kullanılacağını söyleyen Friend, “Bu aşamadan sonra kesme gibi faaliyetlerde kullanılması için çalışacağız” dedi.

ZİHNİ DE OKUYABİLİR Mİ?
Robotun beyinde uygun yere yerleştirilmesi sayesinde, bir kişinin zihninin okunup okunamayacağı ve istihbarat servislerince kullanılıp kullanılamayacağı yönünde bir soru üzerine Friend, “Bunun mümkün olabileceğini düşünüyorum, ama bu beni hiç ilgilendirmiyor” dedi.

Japonya’da işyerlerine giren hırsızların üzerine ağ fırlatarak yakalayabilen bir robot geliştirildi.

Tmsuk Elektronik ve Alacom Güvenlik şirketinin ortak projesiyle geliştirilen T-34 isimli robot, bir işyerine yabancı girdiğini tespit ettiğinde işyeri sahibini cep telefonuyla uyarıyor. Yabancının görüntülerini cep telefonu üzerinden canlı olarak kullanıcısına aktarabilen robot, emir verilmesi halinde bir ağ fırlatarak hırsızı yakalayabiliyor. Tekerlikli küçük bir araç görünümünde olan ve saatte maksimum 10 kilometre hızla hareket edebilen robotun onaydan sonra harekete geçmesinin, güvenlik sistemlerinin verdiği yanlış alarmların önünü alacağı belirtiliyor.

Japon bilim adamlarını tasarladığı son insansı robot, tıpatıp bir insan gibi hareket edebiliyor.

Boyu 1 metre 30 santimetre, 33 kilogram ağırlığında. Japon bilim adamlarının tasarladığı son hümonoid yani insansı robot, bir kez daha teknolojinin ne derece ileride olduğunu kanıtlıyor. Bu insansı robot tıpatıp bir insan gibi hareket edebiliyor. Yürüyor, konuşmayı öğreniyor, sandalyenin kenarında otururken bacaklarını sallıyor. İnsandan farkı ise öğrenme kapasitesinin sınırsız olması. Saçları olmayan, tamamen kel olan bu robot çocuğun en belirgin ve biraz da tüyler ürpertici özelliği tıpkı bir insan gibi nefes alıyor olması. Robotun omuzlarının nefes alıp verme hareketleri taklit etmesi, cansız olmasına rağmen ona canlı ifadesi kazandırıyor. Biyometrik Bedenli Çocuk CB2 adlı bu hümonoidi 2007'de geliştiren Japonlar, onun 7 yaşındaki bir çocuk gibi hızla öğrendiğini söylüyor. İnsanların yüz mimiklerinden ruh hallerini de anlayabiliyor. Kendisine dokunulduğunda, dokunuşa göre olumlu ya da olumsuz tepki veriyor. Robotun 'derisi'nin altında ileri derecede geliştirilmiş alıcı ve vericiler bulunmakta. Üzeri silikon yapılmış gri deriyle kaplı olan hümonoid, bu sayede hareket ediyor, tepki verebiliyor ve hatta öğrenebiliyor.

Hondanın yürüme bozukluğu olanlar için ürettiği yeni çözüm

Japonya'nın dev şirketlerinden biri olan Honda şirketi Asimo araştırmasından çıkan sonuca göre birkaç sensör kullanılarak yürüme hareketini desteklemesi için insan hareketlerine tepki gösteren aygıtlar üretebilmeyi başardı. Aslında buradaki büyük başarı Asimo robotunun yenilenmesiyle geliştirilen yazılımda saklı olduğu söyleniyor.

Çok mini USB bellek

Buffalo tarafından geliştirilen USB bellek minicik boyutlarına 16 GB kapasiteyi sığdırmayı başardı. Kablosuz farelerde de kullanılan mikra USB adaptörlerine benzeyen Buffalo'nun ürünü sadece 5 mm boyunda. Çok küçük olduğu için kaybolması muhtemelen olan cihazın 16 GB kapasitesi bulunuyor. 2, 4, 8 ve 16 GB'lık kapasitelere sahip olan belleğin 16 GB'lık versiyonunun fiyatı 136 dolar açıklandı. USB 2.0 bağlantısını kullanan bellek bir kapak sistemi ile kullanılıyor.

32 GB kapasiteli DDR3 ram bellek

Samsung, dünyanın ilk 32 GB kapasiteli DDR3 bellek modülünü ürettiğini açıkladı. 50 nm teknolojisini kullanan yeni RAM bellek 32 GB'lık tek bir modülden meydana geliyor. Özellikle sunucular için tasarlanan yeni modül, 1.35 Volt teknolojisine sahip. Fiyat konusunda herhangi bir açıklama yapılmayan bu özel belleğin önümüzdeki günlerde satışa sunulması bekleniyor.